become ...

  1. Verb ... haline gelmek
olmak, gittikçe … olmak, -leşmek.
to become rich: zenginleşmek, zengin olmak.
to become a doctor:
doktor olmak.
The weather became warmer: Hava ısındı. Sıfatlardan fiil yapmakta kullanılır:
to become tired: yorulmak.
to become ill: hastalanmak.
to become thin: zayıflamak, incelmek.
to become fat: şişmanlamak.
to become lazy: tembelleşmek.
to become accustomed (to): -e alışmak.
to become interested (in) … : … (ile) ilgilenmek.
to become famous: tanınmak, meşhur olmak.
to become due: vadesi gelmek.
to become clear: anlaşılmak, meydana çıkmak.
to become cloudy: bulutlanmak.
to become mad: delirmek, tepesi atmak, çok öfkelenmek.
Verb
vücut bulmak, vücuda gelmek. Verb
yakışmak, yaraşmak, üzerinde güzel gözükmek.
That gown becomes you: Bu elbise sana yakışıyor.

That hat does not become her: Şapkası ona yakışmıyor.
Verb
(mevkiine/vekarına/şahsiyetine vb.) yakışmak.
It does not become him to speak thus: Böyle konuşmak
ona yakışmıyor.
conduct that becomes a gentleman: efendice davranış.
Verb